Artık dolma kalem üreticileri de mürekkep imalatçıları da yenilik kılıfı altında ne yapıp ederiz de bu tavşanları "satın alma deliliğine boğarız" ın arayışı içindeler. Gün geçmiyor ki bir yenilik çıksın, o yeniliği geçmek için bir önceki yeniliğin önüne arkasına bakmadan başka bir yenilik çıksın. Akla, ilime, bilime, hayale sığmayacak ürünler piyasaya sürüyorlar. Ve tüketiciler de harlanan bu ateşle cepte cepkende ne var ne yok harcıyorlar. Blog yazarları da bu ateşe odun çekiyorlar bilmeden.
Dolma kalem sevipte mürekkep sevmemek ne mümkün? Mürekkepte son moda ise "pırıltı" çılgınlığı. Satın al, doldur dolma kalemine. Saatlerce uğraş uygun ışığı bulup pırıltıların fotoğrafını çekmek için. Ne yazıyorsun? Hello World, Writing. Başkaca bir şey yok. Özel birisine mi yazıyorsun, onun için mi? aldın. Dolma kaleme ne yapar biliyormusun? Onun da cevabını bilen yok.
Mürekkebe pırıltıları veren içinde bulunan metal tanecikleri. Bu tanecikleri mürekkebe sonradan ekliyorlar. Ekleyebilmek için mürekkebin içine şellak ve arap zamkı ekliyorlar ki sayfa üzerine dökülen mürekkebin, içindeki metal parçacıkları döküldüğü kağıda yapışsın ve orada kalsın. Şellak da Arap zamkı da yüz yıllardır orta doğu kökenli mürekkep formüllerinde daldırma tip kalemlerde kullanılan iki madde. Her ikisinin de dolma kaleme zarar verdikleri biliniyor. Yasaklanılalı yıllar oldu. Çünkü ikisi de yapıştırıcı madde ve kuruduklarında sertleşiyorlar. Suyla karışabilmeleri için ya kaynatma ya da uçucu kimyasallar yöntemi uygulamak gerekiyor. Mürekkep şişelere dolduktan sonra her birine eşit miktarda metal parçacıkları ekleniyor. Zaten metal parçacıkları olduğu için mürekkebin dibine ya da bulunduğu dolmakalemin en altına çöküyorlar. Metal parçaları suyla veya mürekkep denen sıvıyla karşılaştığında paslanır mı?, bakteri üretir mi? yer çekimi nedir? bilen yok. Bunlar gerçek altın olsa sana o mürekkebi o fiyata verirler mi? o da başka mesele.
Bu işi ilk milletin aklına Herbin firması soktu. Yeni de bir şey değil. Yüzyıllardır olanın yeni paket için de sunumundan öte bir şey değil.
Tüy kalemin kullanıldığı dönemde mürekkebi kağıt üzerinde kurutmak için, kağıda yazıldıktan sonra mürekkep balığı tozu ve ya ponza taşı bizdeki adıyla rıh ince kum tanecikleri büyük tuzluk benzeri bir aletten kağıdın üstüne dökülüyor, bu taneler yazılı kağıdın üstünde yuvarlandıkça yazılı yerlerdeki fazla mürekkepleri emiyordu. Bu tozun ifa ettiği vazife bittiğinde de sayfadan kolayca kalanı tuzluğa geri dönebiliyordu. Tabii bu anlattığım kurutma kağıdından önceki devirler.
Bu yıllarda bir asalet sembolü, zenginlik göstergesi olsun istenilerek içinde şellak ve arap zamkı olan mürekkeplerin üstüne varak tozları serpiştiriyorlar. İçinde arap zamkı ve şellak olan mürekkeple yazılmış kısımlar bunları kolayca tutarak yazılana pırıltılı bir görüntü veriyordu. Hatta Gotik dönemde el yazması kitaplarda da çokca kullanılmıştır. Öyle ki Herbin firmasının kurucusunun denizcilik yaptığı dönemde pek revaçta idi. Herbin firmasının ilk olarak pırıltılı mürekkepleri hem de o döneme benzer şişelerde piyasaya sürmesi geçmişinden kaynaklanıyor olabilir.
Herbin firması yapar da Diamine markası durur mu? O da pırıltılı bir mürekkep serisi çıkardı. Birinin kuyruğuna diğeri de takıldı. Akıllı uslu mürekkep firmaları niye böyle şeyler yapmıyor? sorusu akla gelebilir. Bu metal parçacıklarının dolma kaleme neler yapabileceğini bildiklerinden olmasın? Mürekkepler hakkında pek hassas olanların bu metal parçalı mürekkepleri bayıla bayıla kullandıklarını gördükçe, tebessüm ediyorlardır.
Dolma kalem sevipte mürekkep sevmemek ne mümkün? Mürekkepte son moda ise "pırıltı" çılgınlığı. Satın al, doldur dolma kalemine. Saatlerce uğraş uygun ışığı bulup pırıltıların fotoğrafını çekmek için. Ne yazıyorsun? Hello World, Writing. Başkaca bir şey yok. Özel birisine mi yazıyorsun, onun için mi? aldın. Dolma kaleme ne yapar biliyormusun? Onun da cevabını bilen yok.
Mürekkebe pırıltıları veren içinde bulunan metal tanecikleri. Bu tanecikleri mürekkebe sonradan ekliyorlar. Ekleyebilmek için mürekkebin içine şellak ve arap zamkı ekliyorlar ki sayfa üzerine dökülen mürekkebin, içindeki metal parçacıkları döküldüğü kağıda yapışsın ve orada kalsın. Şellak da Arap zamkı da yüz yıllardır orta doğu kökenli mürekkep formüllerinde daldırma tip kalemlerde kullanılan iki madde. Her ikisinin de dolma kaleme zarar verdikleri biliniyor. Yasaklanılalı yıllar oldu. Çünkü ikisi de yapıştırıcı madde ve kuruduklarında sertleşiyorlar. Suyla karışabilmeleri için ya kaynatma ya da uçucu kimyasallar yöntemi uygulamak gerekiyor. Mürekkep şişelere dolduktan sonra her birine eşit miktarda metal parçacıkları ekleniyor. Zaten metal parçacıkları olduğu için mürekkebin dibine ya da bulunduğu dolmakalemin en altına çöküyorlar. Metal parçaları suyla veya mürekkep denen sıvıyla karşılaştığında paslanır mı?, bakteri üretir mi? yer çekimi nedir? bilen yok. Bunlar gerçek altın olsa sana o mürekkebi o fiyata verirler mi? o da başka mesele.
Bu işi ilk milletin aklına Herbin firması soktu. Yeni de bir şey değil. Yüzyıllardır olanın yeni paket için de sunumundan öte bir şey değil.
Tüy kalemin kullanıldığı dönemde mürekkebi kağıt üzerinde kurutmak için, kağıda yazıldıktan sonra mürekkep balığı tozu ve ya ponza taşı bizdeki adıyla rıh ince kum tanecikleri büyük tuzluk benzeri bir aletten kağıdın üstüne dökülüyor, bu taneler yazılı kağıdın üstünde yuvarlandıkça yazılı yerlerdeki fazla mürekkepleri emiyordu. Bu tozun ifa ettiği vazife bittiğinde de sayfadan kolayca kalanı tuzluğa geri dönebiliyordu. Tabii bu anlattığım kurutma kağıdından önceki devirler.
Bu yıllarda bir asalet sembolü, zenginlik göstergesi olsun istenilerek içinde şellak ve arap zamkı olan mürekkeplerin üstüne varak tozları serpiştiriyorlar. İçinde arap zamkı ve şellak olan mürekkeple yazılmış kısımlar bunları kolayca tutarak yazılana pırıltılı bir görüntü veriyordu. Hatta Gotik dönemde el yazması kitaplarda da çokca kullanılmıştır. Öyle ki Herbin firmasının kurucusunun denizcilik yaptığı dönemde pek revaçta idi. Herbin firmasının ilk olarak pırıltılı mürekkepleri hem de o döneme benzer şişelerde piyasaya sürmesi geçmişinden kaynaklanıyor olabilir.
Herbin firması yapar da Diamine markası durur mu? O da pırıltılı bir mürekkep serisi çıkardı. Birinin kuyruğuna diğeri de takıldı. Akıllı uslu mürekkep firmaları niye böyle şeyler yapmıyor? sorusu akla gelebilir. Bu metal parçacıklarının dolma kaleme neler yapabileceğini bildiklerinden olmasın? Mürekkepler hakkında pek hassas olanların bu metal parçalı mürekkepleri bayıla bayıla kullandıklarını gördükçe, tebessüm ediyorlardır.
Bir ara Herbin firması mürekkeplerine üstteki resimdeki gibi ikazlar koyuyordu. Bu pırıltılı mürekkeplere nasıl bir ikaz koyuyor ya da koymuyor bilemiyorum. Ama ben bu çılgınlık halini alan pırıltılı mürekkeplerin durumlarından kısaca bahsedeyim.
İçinde daha önce belirttiğim maddeler bulunan bu mürekkepler dolma kalemlerin mürekkep iletim kısımlarında yapışmalara ve tıkanmalara sebep oluyor. Dolma kalem içinde tutmamakta fayda var. Metal parçacıkları uç eğer sökülmüyorsa dolma kalem içinden tam anlamıyla atılmıyor. Bu tarz bir yıkamada da tazyikli su kullanmak lazım. Tazyikli su bulamam ultrasonik yıkayıcıya atarım dolma kalemi diyorsanız, yanılgının büyüğü olur. Aslında ultrasonik yıkayıcılar dolma kalemler için iyi değil (Dolmakaleme gözle görülmeyen ne zararlar verdiğini sonra anlatırım). Ultrasonik yıkayıcılar, mono blok malzemelerin üstündeki su içinde çözülebilir kirler içindir. Metal parçaları için değil. Mürekkebe pırıltıları veren metal parçacıkları özellikle spiral tip damaklı dolma kalemlerin mürekkep yollarını tıkıyor. Dikkat ettiyseniz bu tarz mürekkepleri genellikle ucu, gövdesi sökülüp takılabilir, kolay temizlenebilir dolma kalemlere dolduruyorlar. Zira temizlikte her zaman metal parçacıkları dibe çöküyor. Zaten bu yüzden mürekkep yollarının tıkanmasının bir miktar önüne geçmek için dolma kalemi yatık tutun tavsiyesi yapıyorlar. Uç aşağıda, saklarsanız mürekkep çıkış yollarının üstüne metal parçacıkları çöküyor. Yok eğer uç yukarıda saklarsanız, piston çanağına, dönüştürücünün temizlenmesi en zor tarafına çöküyor ve yapışıyor metal parçacıkları. Bir de bu metal parçacıklarının yazı da gözükmesi için büyük hazneli dolma kalemlere ihtiyaç var. Dönüştürücülü dolma kalemlerde öyle pek verimkar olmuyor. Bu yüzden milleti deli etmek için şişeyi çalkalayıp çalkalayıp kocaman mürekkep tanelerini kağıda dökerek uygun ışıkta fotoğraflıyorlar. Artık ondan sonra gelsin Lingo Lingo Şişeler.
Bu mürekkebin hiç kullanırı yok mu? Var tabii. Tezhib yapanlar için şöyle tavsiye olunur. Yanlarında sürekli şişeyi çalkalayacak birisi yardımıyla fırçayla kullanabilirler zannediyorum.
İçinde daha önce belirttiğim maddeler bulunan bu mürekkepler dolma kalemlerin mürekkep iletim kısımlarında yapışmalara ve tıkanmalara sebep oluyor. Dolma kalem içinde tutmamakta fayda var. Metal parçacıkları uç eğer sökülmüyorsa dolma kalem içinden tam anlamıyla atılmıyor. Bu tarz bir yıkamada da tazyikli su kullanmak lazım. Tazyikli su bulamam ultrasonik yıkayıcıya atarım dolma kalemi diyorsanız, yanılgının büyüğü olur. Aslında ultrasonik yıkayıcılar dolma kalemler için iyi değil (Dolmakaleme gözle görülmeyen ne zararlar verdiğini sonra anlatırım). Ultrasonik yıkayıcılar, mono blok malzemelerin üstündeki su içinde çözülebilir kirler içindir. Metal parçaları için değil. Mürekkebe pırıltıları veren metal parçacıkları özellikle spiral tip damaklı dolma kalemlerin mürekkep yollarını tıkıyor. Dikkat ettiyseniz bu tarz mürekkepleri genellikle ucu, gövdesi sökülüp takılabilir, kolay temizlenebilir dolma kalemlere dolduruyorlar. Zira temizlikte her zaman metal parçacıkları dibe çöküyor. Zaten bu yüzden mürekkep yollarının tıkanmasının bir miktar önüne geçmek için dolma kalemi yatık tutun tavsiyesi yapıyorlar. Uç aşağıda, saklarsanız mürekkep çıkış yollarının üstüne metal parçacıkları çöküyor. Yok eğer uç yukarıda saklarsanız, piston çanağına, dönüştürücünün temizlenmesi en zor tarafına çöküyor ve yapışıyor metal parçacıkları. Bir de bu metal parçacıklarının yazı da gözükmesi için büyük hazneli dolma kalemlere ihtiyaç var. Dönüştürücülü dolma kalemlerde öyle pek verimkar olmuyor. Bu yüzden milleti deli etmek için şişeyi çalkalayıp çalkalayıp kocaman mürekkep tanelerini kağıda dökerek uygun ışıkta fotoğraflıyorlar. Artık ondan sonra gelsin Lingo Lingo Şişeler.
Bu mürekkebin hiç kullanırı yok mu? Var tabii. Tezhib yapanlar için şöyle tavsiye olunur. Yanlarında sürekli şişeyi çalkalayacak birisi yardımıyla fırçayla kullanabilirler zannediyorum.
Yazmak Keyiftir. Com