Daha önceki yazımda yazım kalınlığımıza dolmakalem uç topu şekilleri ve dolmakaleme uygulanan baskının nasıl bir etki gösterdiğini anlatmaya gayret etmiştim.
Dolmakaleme uygulanan baskının içinden çıkan ve yazım kalınlığını belirleyen önemli bir değişken de yazım hızımızdır. İnsanlarla yapılan bilimsel deneylerdeki testler sırasında, kaleme baskı kuvveti yükseltikçe yazım hızının düştüğü, baskı azaldıkça yazım hızının yükseldiği ispatlanmıştır.
Yazma hızımızın düşüklüğü ya da yüksekliği neyi etkilemektedir? Bu soruya doğru cevap vermek için biraz kağıda biraz da dolmakaleme bakmak lazımdır.
Normal şartlarda bir dolmakalemin çalışabilmesi yani yazabilmesi için mesela tükenmez kaleme kıyasla gerekli olan ilk hareket baskı değil kağıdın dolmakalemden bir damla mürekkeb talep edebilmesidir. Bunun meydana gelebilmesiyse kağıdın lif tipi ve dizilimi, dolu-boş oranı, nemi, perdahı, kaplaması, kalınlığı gibi bir çok özelliğiyle birebir ilişkilidir. Tüm bunların bileşimi kağıdın dolmakalemden talep ettiği mürekkep miktarı⁄zaman ı belirler. Üstelik bu miktar dolmakalemin kağıtta temas ettiği/edebildiği(kağıt yüzey pürüzsüzlüğü) noktanın yukarıdaki kriterleriyle ilgili olduğu için bir diğer noktada daha farklı olabilir. Çünkü gerçek perdahlı olmayan kağıtlarda kağıdın her bir yerindeki kriterler bir diğerinden farklıdır. Bu formülde bize bağlı olan tek şey yazım hızıdır. Bu itibarla bu konudaki önceki yazıma da atıfta bulunarak, dolmakaleme uyguladığımız baskı ve yazım hızımıza bağlı olarak hat kalınlığımız da değişecektir. Yavaş yazıyorsak hat daha da kalınlaşacak rengi koyulaşacak, hızlı yazıyorsak hat kalınlığımız incelecek ve renk açılacaktır. Bu konuyu daha önce beni ziyarete gelerek sohbete katılan arkadaşlara gösterdiğim gibi sizler de yukarıdaki fotoğrafta, özellikle yatay çizgilerde fark edebilirsiniz. Çizgilerin yanında ise doğal yazım hızıma göre nispi yükseklik veya düşüklük not edilmiştir. Yazım örneğindeki dolmakalem ucu Japon normunda B(kalın)=Avrupa normunda M(orta) dir.
Fotoğraftaki kareli kağıt ise kaplı bir kağıttır. Bu kağıtta görülen yatay hatların incelme ve kalınlaşması resmin üst tarafındaki kağıda göre daha azdır. Bunun sebebi ise, altta kullanılan kağıdın kaplı kağıt olmasıdır. Kaplama kağıtlarda, kağıdın dolmakalem mürekkebiyle olan mekanik ilişkisi emilme değil de yüzeye bırakılma temellidir. Ve mürekkep nüfuz etmek/emilmek yerine yüzeyde kalmakta, yüzeye bırakılmaktadır.
Görüldüğü gibi seçtiğimiz dolmakalem ucunun çektiği hatlar yani harf kalınlığımız baskı miktarımız, yazma hızımız ve kağıdımızın özellikleriyle de değişebilmektedir. Bu yüzden X uçlu A dolmakaleminin B kişisinde sergilediği hat kalınlığıyla yine aynı dolmakalemin D kişisinde sergilediği hat kalınlığı aynı olmayacaktır. Bu ve benzeri etkenlerin bilincinde olarak dolmakalem uç kalınlığımıza satın almadan doğru karar vermek gerekiyor. Tam da bu konuyla ilintili olarak, İzmirdeki dolmakalem toplantılarımızdan birinde bize bunu kendi yazısıyla örnekleyen Sarp arkadaşımıza da selamlarımı göndererek noktalıyorum.
Dolmakaleme uygulanan baskının içinden çıkan ve yazım kalınlığını belirleyen önemli bir değişken de yazım hızımızdır. İnsanlarla yapılan bilimsel deneylerdeki testler sırasında, kaleme baskı kuvveti yükseltikçe yazım hızının düştüğü, baskı azaldıkça yazım hızının yükseldiği ispatlanmıştır.
Yazma hızımızın düşüklüğü ya da yüksekliği neyi etkilemektedir? Bu soruya doğru cevap vermek için biraz kağıda biraz da dolmakaleme bakmak lazımdır.
Normal şartlarda bir dolmakalemin çalışabilmesi yani yazabilmesi için mesela tükenmez kaleme kıyasla gerekli olan ilk hareket baskı değil kağıdın dolmakalemden bir damla mürekkeb talep edebilmesidir. Bunun meydana gelebilmesiyse kağıdın lif tipi ve dizilimi, dolu-boş oranı, nemi, perdahı, kaplaması, kalınlığı gibi bir çok özelliğiyle birebir ilişkilidir. Tüm bunların bileşimi kağıdın dolmakalemden talep ettiği mürekkep miktarı⁄zaman ı belirler. Üstelik bu miktar dolmakalemin kağıtta temas ettiği/edebildiği(kağıt yüzey pürüzsüzlüğü) noktanın yukarıdaki kriterleriyle ilgili olduğu için bir diğer noktada daha farklı olabilir. Çünkü gerçek perdahlı olmayan kağıtlarda kağıdın her bir yerindeki kriterler bir diğerinden farklıdır. Bu formülde bize bağlı olan tek şey yazım hızıdır. Bu itibarla bu konudaki önceki yazıma da atıfta bulunarak, dolmakaleme uyguladığımız baskı ve yazım hızımıza bağlı olarak hat kalınlığımız da değişecektir. Yavaş yazıyorsak hat daha da kalınlaşacak rengi koyulaşacak, hızlı yazıyorsak hat kalınlığımız incelecek ve renk açılacaktır. Bu konuyu daha önce beni ziyarete gelerek sohbete katılan arkadaşlara gösterdiğim gibi sizler de yukarıdaki fotoğrafta, özellikle yatay çizgilerde fark edebilirsiniz. Çizgilerin yanında ise doğal yazım hızıma göre nispi yükseklik veya düşüklük not edilmiştir. Yazım örneğindeki dolmakalem ucu Japon normunda B(kalın)=Avrupa normunda M(orta) dir.
Fotoğraftaki kareli kağıt ise kaplı bir kağıttır. Bu kağıtta görülen yatay hatların incelme ve kalınlaşması resmin üst tarafındaki kağıda göre daha azdır. Bunun sebebi ise, altta kullanılan kağıdın kaplı kağıt olmasıdır. Kaplama kağıtlarda, kağıdın dolmakalem mürekkebiyle olan mekanik ilişkisi emilme değil de yüzeye bırakılma temellidir. Ve mürekkep nüfuz etmek/emilmek yerine yüzeyde kalmakta, yüzeye bırakılmaktadır.
Görüldüğü gibi seçtiğimiz dolmakalem ucunun çektiği hatlar yani harf kalınlığımız baskı miktarımız, yazma hızımız ve kağıdımızın özellikleriyle de değişebilmektedir. Bu yüzden X uçlu A dolmakaleminin B kişisinde sergilediği hat kalınlığıyla yine aynı dolmakalemin D kişisinde sergilediği hat kalınlığı aynı olmayacaktır. Bu ve benzeri etkenlerin bilincinde olarak dolmakalem uç kalınlığımıza satın almadan doğru karar vermek gerekiyor. Tam da bu konuyla ilintili olarak, İzmirdeki dolmakalem toplantılarımızdan birinde bize bunu kendi yazısıyla örnekleyen Sarp arkadaşımıza da selamlarımı göndererek noktalıyorum.