Belirli aralıklarla hem bilgiyi arttırmak hem de yenilikleri takip amaçlı yerli, yabancı blogları okuyorum. Belki bir şeyler öğrenir, bilmediğim bir konuya rastlarım ümidiyle. Tamamı karbon kağıdıyla yazılmış gibi bir diğerinin aynı. Bir iki tanenin haricinde birbirini taklit eden bir omurga var, tüm yazılarda. İçerikten bir şeyler nasiplenirim umuduyla okuyorum ama dişe gelir hiç bir şey yok. Ufak açıcı, düşündürücü fikirler olmadığı gibi öyle şeyler yazıyorlar ki, insanlar yanlış kanaatler ediniyorlar. Bilimsel bir metoda, temele dayanmayan bir takım ölçme değerleri var, şu kadar zamanda kurur, şu kadar satürasyon, böyle suya dayanıklıdır, akışkanlık muhteşem gibi. Bu beyan edilen değerleri neyi temel alarak değerlendireceksiniz, bilemiyorsunuz. Haydi, bunları bir kenara koyuyorum. Sual etmezler mi? Bir yaz, bir kış sürekli olarak anlattığın mürekkebi kullandın mı? Yok. Şöyle 25-30 sayfa yazdın mı? Yok. Farklı kağıtlarda uzun süre denedin mi? Yok. Ne yazdın? Hızlı, kahverengi tilki. Ya Hu, bari Hafızdan bir şiir yazsaydın. O kim ki? Sizin caminin cemaatinden. Tanımıyorum. Bari alfabeyi büyük, küçük harf yazsaydın. Olmaz very stupid. Ben "Hello World" yazayım.
Bir iki, yorumla dikkat çekmeye çalıştım ama; aldıran yok. Vaziyet aynen yukarıdaki tiyatro sahnesi. Mürekkep testlerinde bir yerden tutayım diyorsun ama tutulacak da bir taraf yok. İnsanları satın almaya kışkırtacak bol soslu kocaman bir laf salatası. Bu laf salatasının malzemelerinden bir tanesi de, mürekkeplerin kuruma süreleri. Adam, oturmuş saniyeleri ve bir de şu kadar zamanda kurur diye hükmünü yazmış. Ya hu! Hadi ortaokulda okumadıysan, lisede de okumadın mı? Hocan sana belletmedi mi? Televizyondaki meteoroloji programlarını nasıl seyrediyorsun? "Ortam sıcaklığı, bağıl nem" denen bir şey var. Daha yazacağım bir sürü etken var ama; biçare, balkona astığı çamaşırın nasıl kuruduğundan habersiz.
Bari biraz merak edip farklı kağıtlarda deneseydin? Yok, buna bile bir emek, merak lazım. İşte, yukarıdaki fotoğrafa nasıl izah getireceksin?
Kısa ve basit; ben açıklayayım. Toplam 15 sn.de aynı kalem, aynı mürekkeple dört farklı kağıtta yapılmış kuruma süreleri ölçümleri. Çok fazla yazmaya gerek yok. A1 kağıdında 2 sn.de kurumuş olan mürekkep, diğer kağıtlarda 15 sn. olmuş kurumamış. Acaba izahı nedir? Mürekkep gerçekten kuruyor mu?
Bir iki, yorumla dikkat çekmeye çalıştım ama; aldıran yok. Vaziyet aynen yukarıdaki tiyatro sahnesi. Mürekkep testlerinde bir yerden tutayım diyorsun ama tutulacak da bir taraf yok. İnsanları satın almaya kışkırtacak bol soslu kocaman bir laf salatası. Bu laf salatasının malzemelerinden bir tanesi de, mürekkeplerin kuruma süreleri. Adam, oturmuş saniyeleri ve bir de şu kadar zamanda kurur diye hükmünü yazmış. Ya hu! Hadi ortaokulda okumadıysan, lisede de okumadın mı? Hocan sana belletmedi mi? Televizyondaki meteoroloji programlarını nasıl seyrediyorsun? "Ortam sıcaklığı, bağıl nem" denen bir şey var. Daha yazacağım bir sürü etken var ama; biçare, balkona astığı çamaşırın nasıl kuruduğundan habersiz.
Bari biraz merak edip farklı kağıtlarda deneseydin? Yok, buna bile bir emek, merak lazım. İşte, yukarıdaki fotoğrafa nasıl izah getireceksin?
Kısa ve basit; ben açıklayayım. Toplam 15 sn.de aynı kalem, aynı mürekkeple dört farklı kağıtta yapılmış kuruma süreleri ölçümleri. Çok fazla yazmaya gerek yok. A1 kağıdında 2 sn.de kurumuş olan mürekkep, diğer kağıtlarda 15 sn. olmuş kurumamış. Acaba izahı nedir? Mürekkep gerçekten kuruyor mu?
Yazmak Keyiftir. Com