Dolmakalemle ilgilenen herkesin neredeyse çok sayıda mürekkebi var. Farklı renklerde mürekkeplerle yazdıklarımızı hem seviyor hem de daha sonra yapacağımız okumalarda vurgulamak istediklerimizi rahatça görebiliyoruz. Çok sayıda mürekkep, yanında bir çok problemi de getiriyor. Bunlardan en önemlisi mürekkeplerimize mantar bulaşması, yosunlaşma meydana gelmesi. mantar ya da yosunlar en basit ifadeyle canlı mikro organizmalar. Bunlar içtiğimiz, kullandığımız tabii kaynak sularında ya da şehir şebeke sularında doğal olarak mevcut. Bunlar akar halde, belirli bir ısıda ve güneş görmedikleri için fazla üreme meydana gelmiyor. Gözle görülemiyorlar. Fakat ne zamanki, durağan, yüksek ısıda, güneş görür hale geliyorlar, yukarıdaki resimde görüldüğü gibi üreme başlıyor. Bu son derece doğal bir durum. Hatta suyun sağlıklı olduğunun da bir göstergesi. İçme suyu sistemine çok güvenen Fransa, Kanada gibi ülkelerde ise bir tür gurur kaynağı. Zira musluk suyu güvenle içilebilir. Bu yüzden Fransız J. Herbin mürekkep üreticisi yakın zamana kadar içme suyu sisteminden gelen suyla üretimini yapıyordu. Fakat kullandığı su kaynaklı mürekkeplerinde meydana gelen yosunlaşma yüzünden kullandığı suda değişikliğe gitti. İçme suyu ve sistemi çok tartışmalı olan ülkemizde ise mantar, bakteri gibi riskler son derece büyük. Ve biz bu suyla dolmakalemlerimizi yıkıyor, beklemeleri için dolmakalemlerimizin içine dolduruyoruz.
Daha sonra da, bu suyu dışarı boşaltıyoruz ama gözle görülmeyecek kadar ufak olan mikro organizmalar özellikle pistonlu ve tulumba dolum sistemli gibi kapalı devre dolmakalemlerimizin içinde hatırı sayılır miktarda kalıyor ve pistonlu dolmakalerin piston çanaklarındaki mantar/kauçuk contalara, tulumba dolumlu sistemlerin vakum pompa contalarına, sıkmalı tip dolmakalemlerin keseciklerine gibi, gibi.. yerlere bulaşıyor. Dolmakaleme yeni mürekkep çektiğimizde ise bu mikro organizmalar dolmakalemin içine çekilen mürekkebe de bulaşıyor. Bu tip dolmakalemler genellikle yüksek mürekkep kapasitesine sahip mürekkepler ve bizler de yeni renklerde mürekkepler kullanmak, mürekkep israf etmemek için dolmakalemin içinde kalan mürekkebi tekrar şişesine boşaltıyoruz. İşte bu noktada olan oluyor. Dolmakalemin içindeki mürekkebe de bulaşmış olan mikro organizmalar üreyebilecekleri en verimli ortama kavuşmuş oluyorlar. Bu noktadan sonra pek geriye dönüş yok. Bazı firmalar mikro organizma ürememesini sağlamak için formüllerinin içine koruyucu maddeler koysalar da mikro organizma miktarı mürekkebin kullanım sıklığına bağlı olarak belirli bir miktara dış etkiyle ulaştığında mürekkebin koruma duvarını ne yazık ki yıkıyor.
Buraya kadar olanları, bu zincirleme kazayı aşama aşama yazdım ki sizlerin zihninde alınabilecek önlem daha iyi anlaşılabilsin, kaynağının farkına varabilin. Kısaca, mürekkeplerin formülünde mikro organizma ürememesi için önlemler var ve üretimde saf su kullanılarak şişeler otoklavlanıyor. Mürekkebe bu mikro organizmaları üzücüdür ki, dolmakalemlerimize bizler, temizlik yapalım derken bulaştırıyoruz. Özellikle şeffaf gövdeli dolmakalemler gibi gün ışığına açık, yüksek mürekkep kapasiteli, yazım sıklığı düşük dolmakalemlerde bu üreme daha fazla oluyor. Fakat sığa hacmi ufak ve mürekkep renkli olduğu için bu ufak üreme miktarını gözle göremiyoruz ama bu üreme miktarı mürekkebin içinde daha rahat üreyecek koloni miktarına ulaşıyor.
Bir de mürekkebin dış etkenlerle kirlenmesini başlatabilecek bir neden daha var. O da mürekkep şişesinin kapağının sık açılması, iyi kapatılmaması, uzun süre açık tutulması, çatlaması. Yani hava yoluyla kapak yüzünden bulaşmadır. Bu kirlenme havada serbest halde dolaşan spor, polen ve mantarlar yüzündendir. Bunun önüne geçmek için mürekkep şişesini uzun süre açık tutmayıp işiniz bittikten sonra sıkıca kapatın
Sonuç olarak bu problemi başlatan en önemli ve gözle görülür etken, dolmakalem temizliğinde kullandığımız SU. Bununla ilgili önlemleri ve yapılacakları bu yazının ikinci ayağına bırakarak iyi günler diliyorum.
Daha sonra da, bu suyu dışarı boşaltıyoruz ama gözle görülmeyecek kadar ufak olan mikro organizmalar özellikle pistonlu ve tulumba dolum sistemli gibi kapalı devre dolmakalemlerimizin içinde hatırı sayılır miktarda kalıyor ve pistonlu dolmakalerin piston çanaklarındaki mantar/kauçuk contalara, tulumba dolumlu sistemlerin vakum pompa contalarına, sıkmalı tip dolmakalemlerin keseciklerine gibi, gibi.. yerlere bulaşıyor. Dolmakaleme yeni mürekkep çektiğimizde ise bu mikro organizmalar dolmakalemin içine çekilen mürekkebe de bulaşıyor. Bu tip dolmakalemler genellikle yüksek mürekkep kapasitesine sahip mürekkepler ve bizler de yeni renklerde mürekkepler kullanmak, mürekkep israf etmemek için dolmakalemin içinde kalan mürekkebi tekrar şişesine boşaltıyoruz. İşte bu noktada olan oluyor. Dolmakalemin içindeki mürekkebe de bulaşmış olan mikro organizmalar üreyebilecekleri en verimli ortama kavuşmuş oluyorlar. Bu noktadan sonra pek geriye dönüş yok. Bazı firmalar mikro organizma ürememesini sağlamak için formüllerinin içine koruyucu maddeler koysalar da mikro organizma miktarı mürekkebin kullanım sıklığına bağlı olarak belirli bir miktara dış etkiyle ulaştığında mürekkebin koruma duvarını ne yazık ki yıkıyor.
Buraya kadar olanları, bu zincirleme kazayı aşama aşama yazdım ki sizlerin zihninde alınabilecek önlem daha iyi anlaşılabilsin, kaynağının farkına varabilin. Kısaca, mürekkeplerin formülünde mikro organizma ürememesi için önlemler var ve üretimde saf su kullanılarak şişeler otoklavlanıyor. Mürekkebe bu mikro organizmaları üzücüdür ki, dolmakalemlerimize bizler, temizlik yapalım derken bulaştırıyoruz. Özellikle şeffaf gövdeli dolmakalemler gibi gün ışığına açık, yüksek mürekkep kapasiteli, yazım sıklığı düşük dolmakalemlerde bu üreme daha fazla oluyor. Fakat sığa hacmi ufak ve mürekkep renkli olduğu için bu ufak üreme miktarını gözle göremiyoruz ama bu üreme miktarı mürekkebin içinde daha rahat üreyecek koloni miktarına ulaşıyor.
Bir de mürekkebin dış etkenlerle kirlenmesini başlatabilecek bir neden daha var. O da mürekkep şişesinin kapağının sık açılması, iyi kapatılmaması, uzun süre açık tutulması, çatlaması. Yani hava yoluyla kapak yüzünden bulaşmadır. Bu kirlenme havada serbest halde dolaşan spor, polen ve mantarlar yüzündendir. Bunun önüne geçmek için mürekkep şişesini uzun süre açık tutmayıp işiniz bittikten sonra sıkıca kapatın
Sonuç olarak bu problemi başlatan en önemli ve gözle görülür etken, dolmakalem temizliğinde kullandığımız SU. Bununla ilgili önlemleri ve yapılacakları bu yazının ikinci ayağına bırakarak iyi günler diliyorum.
